Ana içeriğe atla

Sahi saat kaç? kaç yaşındayız?

 
 Her şey iyi olacak diye bir kaide yok, acıların da sevincinde gelme amacı gitmek içindir. Her şey bitmek için başlar hem hüznün başrolü, hem mutluluğun doruğuyuz. Sahi saat kaç? Kaç yaşındayız? 
 Saat 02:22 kalkıp bir çay koydum kendime. Arka fonda nazım dinlemek istedim. Biraz düşündürdü nazım dinlemek beni! Sahi bugün kaç yalancı dinledim ben diye sormadan edemedim kendime. Nazımı diğer yalancılardan ayırt eden nedir? Oda Aşk'ın varlığına inandırmaz mı insanı. Doruklarına kadar sevmek istemez misin gökyüzünü? Okuduğun her şiirde işte böyle seviyorum demez misin? Peki bu sahtekarlık değil de nedir? Kimse sevmez kimseyi kendinden daha fazla. Birini seviyorsan ya o seni mutlu ettiği içindir ya da beğenilerini karşıladığı için eğer mazoşist bir bireysen acıyı seviyorsundur en kötü ihtimalle. O yüzden siz siz olun nazımın şiirlerini sevin, başka bir anlam yüklemeyin cümlelerine. Her şey bitmek için başlar en sevdiğin bir şiiri açarsın ama oda bitmek için başlar. Bizlerde bitmek için başlıyoruz her yeni güne. Yormadan yıpranmadan sevin kendinizi. Her sabah benliğinizin kalbinden öpün. Ve şöyle söyleyin kendinize ben buradayım hâlâ nefes alıyorum ve asla pes etmiyorum saat kaç olursa olsun kaç yaşında olursanız olun ben buradayım ve çok güçlüyüm. Ömrünüzü kişisel gelişim kitaplarında, başka bir insanın dilinden dökülecek kelimelerde heba etmeyin. Adım atın ve devam edin ister nazım dinleyin ister Sezai her şey bitmek için var bitmeden istediğinizi alın. Ve asla hayal kurmaktan vazgeçmeyin. 
   
Sahi saat kaç ?

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KÜÇÜĞÜM

         Yoruldun mu küçük kız omuzlarında acılar görüyorum. çok yol yürümüşşsün ama bir yere varamamış gibisin. bir hayli bitkin görünüyorsun. kim incitti seni böyle oysa gülüşünde papatyalar açardı. can bulurdu bütün mevsimler. şimdi başka bir mevsim görüyorum alın çizgilerinde,bu biraz son bahar hüzününü andırıyor, rüzgarlar esiyor açık kahvelerinde. kimden korumaya çalışıyorsun kendini küçüğüm, yıkılmaz duvarlar örmüşsün etrafına. Oysa ben bilirim minicik bir kalbinin, hassas göz pınarlarının olduğunu. insan hayatının acımazlığından şikayet edip duruyor dilin. kendini bu yüzyıla ait bulmadığını bakışlarından anlaya biliyorum. Dalıp dalıp gidiyorsun uzaklara nedir seni böyle uzun uzun düşündüren? küçük kız, geçmişin izlerini geçirmeye çalışmışsında becerememiş gibisin. bu hayata dair pek bir hevesin yok. kuşlara hayransın sırf özgürler diye sende bir kuşsun ama bundan haberin yok. kanatlarını kırmışlar ve seni öylece orada yaralı bırakmışlar...

BİR BAŞKA BAHARA

     Kimseyi sevmem bu saatten sonra dedi;kadın. Yaşında ne vardı olsa olsa yirmilerinde bir tebessümdü hayatı. peki ya acısı oda yirmilerinde miydi? yoksa 40'larına merdiven dayamış mıydı gözyaşı? Aynı gökyüzüne tekrar dikti kahvelerini. Bir daha bir şiiri kimse için dinlemez bu kulaklarım dedi; varsa yoksa kendim artık. Ne nefretinizi büyütür bu kalbim ne sevginizle çoğalır gülüşlerim. Bir an olsun bencillik olarak düşündü yaptığının taki dudağının kenarında ki çizgi belirene kadar. Bunun adı olsa olsa kendini sevmek olurdu. Evet bu kadın artık kendini sevecekti herşeyden herkesden önce kendini sevecekti. Hem ne diyordu şair; Burası dünya yahu ne gerek var üzülmeye, gözyaşı dökmeye burası bu kadar işte varsa yoksa bir avuç toprak. Hem illa birini sevmek mi gerekiyordu ne münasebet kimseyi daha çok sevemem diye yineledi. Ben kimseler gibi alçak olamam kimseyi kıramam ama paramparça olurum dedi. gelip gidip kahvelerini sevemem mesela yorulurum ve sevgim yorar ...

HAYALLERİNİZİN PEŞİNDEN KOŞMAYIN, UÇUN!

    Hayallerinizin peşinden koşmayın,  uçun dememin mutlaka bir nedeni vardır? Hayallerinizin peşinden gidecek cesaretiniz var mı? Öncelikle bu soruyu kendinize mutlaka sormanız gerekir.      Dünyanın en zengin yeri neresi biliyor musunuz? Amerika, Dubai, İngiltere, hayır bunlardan hiçbiri değil. Dünyanın en zengin yeri mezarlıklar. Neden biliyor musunuz? Çünkü orada icat edilmemiş fikirler, düşünülmüş ama gerçekleştirilmemiş işler, yazılmış ama söylenmemiş şarkılar, girişilmemiş işler. Peki neden onca fikir gerçekleşmedi? Neden onca şarkı yazıldı ama söylenilmedi? Çünkü korktular. Başkalarının sen yapamazsın demelerine kulak astılar. Peki soruyorum insanoğlu doğup, yaşayıp ölmek için mi geldi bu dünya'ya, bizim hayallerimiz, isteklerimiz, umutlarımız, olmak istediklerimiz yok mu?     İyi haber bu yazıyı okuyorsanız mezarda değilsiniz. En azından şuan için bu durum öyle. Peki sen neden hayallerinin peşinden koşmuyorsun? Neden yazd...